İsrail, son günlerde Gazze’de gerçekleştirdiği askeri operasyonlarla uluslararası gündemi yeniden sarsmış durumda. İki taraf arasında artan gerilim ve çatışmalar, hem Filistin hem de İsrail halkının yaşamını olumsuz etkilerken, dünya genelinden bu duruma yönelik tepkiler de çoğaldı. Öte yandan, Washington yönetimi, İsrail’in bu askeri operasyonlarına özünde bir destek niteliğinde açıklamalar yaparak dikkat çekti. Peki, bu olayların arka planı ne? Dünya genelindeki tepkiler neler? İşte, son gelişmeleri detaylıca ele alıyoruz.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları, uzun süredir devam eden çatışmaların bir uzantısı olarak değerlendiriliyor. Bu çatışmalar zaman zaman ateşkeslerle duraksasa da, köklü sorunları çözmede etkili bir adım atılmadığı için gerilim sürekli olarak tırmanıyor. İsrail hükümeti, Hamas’ın roket saldırılarını bahane ederek Gazze’ye hava bombardımanları düzenlemeye başladı. Bu süreçte, sivil hedeflerin de zarar gördüğü bildiriliyor. Gazze’de yaşayanların hayatı, bu saldırılar sonucunda daha da zorlaşırken, uluslararası örgütler ve devletler bu duruma kayıtsız kalmamaya çalışıyor.
Dünya genelinden birçok hükümet, İsrail’in Gazze’ye yönelik sessiz kalan sessiz saldırılarının durdurulması gerektiğine dair açıklamalar yaptı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, uluslararası kamuoyuna yaptığı çağrıda, kan dökülmesinin durdurulması ve masum sivillerin korunması gerektiğini vurguladı. Avrupa Birliği, bu durumun barış sürecine zarar verebileceği uyarısında bulunarak, tarafları diyaloga davet etti. Buna karşın, ABD yönetiminin, İsrail’in güvenliği konusunda yaptığı destek açıklamaları, birçok ülkenin tepkisini topladı.
Ayrıca, bazı insan hakları uzmanları ve aktivistler, İsrail’in eylemlerini kınayarak, uluslararası hukukun ihlal edildiğini belirttiler. Gazze’deki insani durumun giderek kötüleştiği, hastanelerin saldırılardan etkilendiği ve temel ihtiyaçların karşılanmadığına dikkat çektiler. Tüm bu gelişmelerin yanı sıra, sosyal medyada da olaylara karşı tepkiler hız kazandı. #SaveGaza gibi kampanyalar dünya genelinde trend hâline geldi.
Sonuç olarak, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları, yalnızca bölge için değil, dünya genelinde barış ve güvenlik açısından büyük bir önem taşıyor. Hem siyasi liderlerin hem de sivil toplum kuruluşlarının bu konudaki durumu dikkatle izlemesi ve etkili bir şekilde çözüm arayışına girmesi gerekiyor. Gelişmeler oldukça, tarafların ve uluslararası toplumun vereceği tepkiler daha da önemli bir hâl alacak gibi görünüyor.